Stablecoinler finansal teknoloji dünyasının en hızlı büyüyen segmentlerinden biri haline geldi. Ethereum ağındaki bu rekor işlem hacmi, geleneksel finans kurumları ve teknoloji devlerinin kripto sektörüne olan ilgisinin arttığının olarak öne çıkıyor. Özellikle USDC’nin Ethereum üzerindeki 500 milyar doları aşan performansı, kurumsal güvenin olarak dikkat çekiyor.
Ethereum Blockchain ağı, alternatif zincirlerden ve Katman 2 çözümlerinden gelen zorluklara rağmen dolar bazlı dijital varlıklar için tercih edilen Blockchain olmaya devam ediyor. İşlem verileri Nisan ayında tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaşarak Ethereum’un bu alandaki hakimiyetini pekiştirdi.
Kurumsal adaptasyon hızlanırken, Meta 4 Mayıs haftasında işlem maliyetlerini azaltmak için stablecoin entegrasyonlarını araştırma planlarını açıkladı. Aynı zamanda Stripe, ödeme sistemlerini geliştirmek için yeni stablecoin ürünleri duyurdu.
Belki de en dikkat çekici gelişme, Başkan Donald Trump’ın World Liberty Financial projesinin stablecoini USD1’in hızlı yükselişi oldu. Proje, yaklaşık 2 milyar dolar değerinde token ihraç ederek USD1’i piyasa değeri açısından yedinci en büyük stablecoin konumuna getirdi.
Fortune 100 şirketleri artan bir şekilde sınır ötesi ödemeler ve diğer ürün teklifleri için stablecoinleri araştırıyor. Bu durum, sektöre ek güvenilirlik kazandırırken, daha fazla şirketin kendi stablecoinlerini çıkarmayı veya mevcut olanları benimsemeyi hedeflemesiyle, hacim için rekabet muhtemelen yoğunlaşacak.
Bu rekabetçi ortamda ihraççılar pazar payı için mücadele ederken ücretlerde düşüşe yol açabilir. Bu durum potansiyel olarak son kullanıcılara fayda sağlarken, stablecoin sağlayıcıları için kârlılığı zorlayabilir.