ABD elektrikli araç pazarında Çin’in liderliğini ele geçirmeyi hedefliyor

11 ay önce

ABD, elektrikli araç ve batarya üretme yarışında yurt içindeki tedarik zincirlerinin güçlendirilmesine yönelik politikalarıyla elektrikli araç pazarında lider konumda bulunan Çin’in önüne geçmeyi amaçlıyor.

Anadolu Ajansının (AA) elektrikli otomobillerin Türkiye ve dünyadaki gelişimini ele aldığı “Yollar Elektrikleniyor” başlıklı dosya haberinin dördüncü bölümünde, ABD elektrikli araç piyasasındaki gelişmelere yer verildi.

Elektrikli araç pazarındaki hızlı büyüme, günümüzde ulaşım alanındaki değişimin en önemli parçasını oluşturuyor.

Otomotiv endüstrisi elektrifikasyona doğru önemli bir teknolojik dönüşümden geçerken, dünya genelinde kritik minerallerin çıkarılmasından batarya üretimine, araçların montajından şarj altyapısına kadar elektrikli araç piyasasını destekleyen tedarik zincirinin oluşturulmasına yönelik çalışmaların da yoğunlaşması dikkati çekiyor.

Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) Küresel Elektrikli Araç Görünüm Raporu’na göre, elektrikli araç satışlarında kazanılan ivmenin devam etmesi bekleniyor.

Dünya genelinde 2022’de 10 milyondan fazla elektrikli araç satılırken, satışların bu yıl yüzde 35 artışla 14 milyona ulaşması öngörülüyor.

Elektrikli araçların toplam araç satışları içindeki payı her geçen yıl artarken, bu oranın 2020’de yaklaşık yüzde 4, 2021’de yüzde 9 ve 2022’de yüzde 14 olduğu kayıtlarda yer alıyor. Elektrikli araçların genel otomobil pazarındaki payının bu yıl ise yüzde 18’e yükseleceği tahmin ediliyor.

ABD elektrikli araçlarda üçüncü en büyük pazar

Elektrikli araç satışlarında Çin, Avrupa ve ABD hakim pazarlar olarak öne çıkarken, küresel çapta elektrikli otomobil satışlarının geçen yıl yüzde 60’nın gerçekleştiği Çin, lider konumda bulunuyor.

İkinci büyük pazar olan Avrupa’da elektrikli otomobil satışları, geçen yıl yüzde 15’in üzerinde artarken, üçüncü büyük pazar olan ABD’de elektrikli otomobil satışlarının aynı dönemde yüzde 55 artarak yüzde 8’lik satış payına ulaştığı kayıtlarda yer alıyor.

Teknolojik gelişime öncülük etmesine rağmen ABD’nin elektrikli araçlar ve batarya üretme yarışında geride kaldığı dikkati çekiyor.

ABD’nin elektrikli araçlar, bataryalar ve minerallere yönelik yurt içindeki tedarik zincirlerinin güçlendirilmesini hedefleyen “Enflasyonu Düşürme Yasası” gibi politika programlarla elektrikli araçların pazar payını daha da artırılması öngörülüyor.

2030’a kadar elektrikli araçların satış payını yüzde 50’ye çıkarma hedefi

ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin, Çin’i geride bırakarak elektrikli araç piyasasına öncülük etmek amacıyla ihtiyaç duyulan altyapı, üretim ve teşviklere yönelik yatırımlarını yoğunlaştırdığı görülüyor.

Federal hükümet, elektrikli araç pazarının gelişimini hızlandırmak amacıyla satın alma teşvikleri, şarj altyapısı, federal filonun elektrifikasyonu ve elektrikli araç üretimi ile tedarik zincirinin finansmanına yönelik politikalar uyguluyor.

Biden’ın Ağustos 2021’de imzaladığı kararname doğrultusunda, ülkede 2030’a kadar satışa çıkacak araçların yüzde 50’sinin sıfır emisyonlu olması hedefleniyor. Elektrikli araçların tüm Amerikalılar için erişilebilir olması amacıyla 500 bin şarj istasyonundan oluşan bir ağın oluşturulması da planlanıyor.

Ayrıca, federal araç alımlarının çoğunun 2035’e kadar sıfır emisyonlu araçlar olması da hedefler arasında yer alıyor.

Kasım 2021’de yürürlüğe giren “Altyapı Yatırımı ve İstihdam Yasası” ile Ağustos 2022’de yürürlüğe giren “Enflasyonu Düşürme Yasası”, elektrikli araç sektörüne milyarlarca dolarlık yatırım yapılmasını öngören “tarihi” yasalar olarak kabul ediliyor.

“Altyapı Yatırımı ve İstihdam Yasası”, elektrikli şarj istasyonları için 7,5 milyar dolarlık yeni finansman ve elektrikli araçlarla ilgili çok sayıda başka girişime kaynak sağlanmasını öngörürken, ABD tarihinin en büyük “iklim paketi” olarak da görülen “Enflasyonu Düşürme Yasası”, vergi indirimleriyle elektrikli otomobil satışlarının teşvik edilmesi, Kuzey Amerika’da üretilen bataryaların kullanıldığı ve bu bölgedeki madenlerden çıkan mineralleri içeren elektrikli araçlara 7 bin 500 dolara kadar vergi indirimi sağlanması gibi düzenlemeleri içeriyor.

Ülkede federal hükümetin yanı sıra eyalet yönetimleri de elektrikli araç alımını teşvik etmeye yönelik teşvikler sağlıyor.

Elektrikli araç ve batarya üretimine yönelik son 8 yılda 165 milyar dolarlık yatırım yapıldı

IEA’nın verilerine göre, “Enflasyonu Düşürme Yasası”nın yürürlüğe girdiği Ağustos 2022’den Mart 2023’e kadar olan zamanda, büyük elektrikli araç ve batarya üreticilerinin Kuzey Amerika’daki elektrikli araç tedarik zincirlerine toplam en az 52 milyar dolar tutarında yatırım yaptığı kaydediliyor.

Çevre Savunma Fonu verileri ise son 8 yılda üreticilerin elektrikli araç ve batarya üretim tesislerine 165 milyar dolarlık somut yatırım yaptığını ortaya koyuyor.

Federal politikaların yatırımları önemli ölçüde hızlandırdığı görülürken, açıklanan elektrikli araçlara yönelik yatırımların yüzde 56’sının “Enflasyonu Düşürme Yasası”nın yürürlüğe girmesinden bu yana son 12 ayda, yüzde 80’inin ise “Altyapı Yatırımı ve İstihdam Yasası”nın geçmesinden bu yana son 21 ayda gerçekleştiği belirtiliyor.

ABD’de elektrikli araç üretim tesislerinin 2026 yılında yaklaşık 4,7 milyon yeni binek araç üretme kapasitesine, ülkedeki batarya üretim tesislerinin ise 2027’de her yıl 12,2 milyon yeni binek aracın tedarikine yetecek bataryayı üretebilecek kapasiteye sahip olacağı tahmin ediliyor.

Öte yandan ABD Enerji Bakanlığının verileri de 2021’den bu yana ABD’de elektrikli araç şarj cihazlarına da 500 milyon dolardan fazla yatırım yapıldığını gösteriyor.

Elektrikli araç endüstrisinde Tesla öncü konumda

Amerikalıların elektrikli araçlara olan ilgisinin artmasıyla, ülkede startuplardan köklü otomobil üreticilerine kadar bir çok firma da elektrikli araç üretimine yönelik yeni stratejiler ortaya koyuyor.

Tesla, General Motors (GM), Ford, Rivian, Lucid Motors, Proterra, Lordstown Motors ve Canoo gibi firmalar ülkenin önde gelen elektrikli araç üreticileri arasında yer alıyor.

Bu şirketler, bataryaları, motorları ve şarj altyapısını iyileştirmeye odaklayarak inovasyon ve teknolojik ilerlemelere de öncülük ediyor.

Tesla, elektrikli araç endüstrisinde öncü olarak önemli bir konuma sahip bulunuyor.

Elon Musk tarafından 2003’te kurulan şirketin pazar payının bu yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 50 seviyesinde olduğu kaydediliyor.

Ancak Tesla’nın rekabetçi elektrikli araç piyasasındaki yerini sağlamlaştırmak için yıl başından bu yana yaptığı indirimlerle başlattığı “fiyat savaşına” karşın pazar payının önceki çeyreklere kıyasla düşüş eğiliminde olduğu görülüyor.

ABD’de elektrikli araç satışlarının bu yıl 1 milyonu aşması bekleniyor

California merkezli araç değerleme ve otomotiv araştırma şirketi Kelley Blue Book’un verilerine göre, ABD’de 2020’de ilk kez 250 bini geçen elektrikli araç satışlarının bu yıl 1 milyonu aşması bekleniyor.

Daha yüksek stok seviyeleri, daha fazla ürün bulunabilirliği ve aşağı yönlü fiyat baskısı, ABD pazarında elektrikli araç satışlarının artışına katkıda bulunurken, ülkede elektrikli araç sayıları art arda 13 çeyrektir yükseliyor.

Bu yıl ocak-eylül döneminde geçen yıla göre yüzde 49 artarak 873 bini geçen elektrikli araç satışları, pazarın ABD’de ilk kez 1 milyonun üzerine çıkma yolunda ilerlediğini gösteriyor.

Elektrikli araç satışlarının yaklaşık yarısını gerçekleştiren Tesla, pazardaki liderliğini sürdürürken, üçüncü çeyrekte yaklaşık 21 bin elektrikli araç satışı gerçekleştiren Ford ise ikinci sırada bulunuyor.

S&P Global, ABD’de elektrikli araç satışlarının 2030 yılına kadar toplam binek otomobil satışlarının yüzde 40’ına ulaşabileceğini öngörürken, daha iyimser tahminlere göre elektrikli araç satışlarının 2030’a kadar yüzde 50’yi aşması bekleniyor.

Yerli elektrikli araçlara sağlanan vergi teşviki fiyatları düşürüyor

Ülkede elektrikli araç pazarı hızla genişlerken, farklı markaların yaklaşık 50 otomobil modeli ABD’de en çok tercih edilen elektrikli araçlar arasında yer alıyor. Otomobillerin batarya gücü, tekerlek boyutu, sürüş menzili gibi başlıca özellikleri fiyatları doğrudan etkiliyor.

ABD’de elektrikli araç fiyatları vergi indirimleri sonrasında 20 bin dolara kadar düşerken, fiyatlar, otomobilin modeline göre 250 bin doları geçebiliyor.

Piyasada Chevrolet’nin Bolt modelleri en uygun fiyatlı elektrikli otomobiller arasında yer alırken, Nissan Leaf de federal vergi kredisine uygun olmamasına rağmen rekabetçi fiyat sunuyor.

Ülkede satışlarda pazar lideri konumundaki Tesla’nın indirimlerle birlikte en ucuz modeli 38 bin dolarla Model 3 RWD olurken, ABD’de en çok tercih edilen Tesla Model Y, 41 bin 630 dolara satılıyor.

Satışlarda Tesla’nın ardından ikici sırada gelen Ford markasının Mustang Mach-E modeli de vergi indirimleri sonrasında 41 bin 45 dolardan alıcı buluyor.

Lucid, Porsche, Mercedes-Benz, Audi ve BMW’ye ait elektrikli araç modelleri yüksek fiyatlarıyla dikkati çekiyor.

Yüksek faiz ortamı üreticileri frene basmaya zorluyor

ABD’de elektrikli araç sektöründeki olumlu gelişmelere karşın piyasada endişelerin olduğu dikkati çekiyor.

Makroekonomik koşullar söz konusu endişelerin başlıca kaynağını oluştururken, yüksek faiz oranları ve piyasadaki belirsizliklerin alıcıların hevesini kırdığı belirtiliyor.

Son olarak Ford ve GM elektrikli araç hedeflerini ötelerken, Tesla’nın Üst Yönetisi (CEO) Elon Musk “yüksek faiz ortamı” nedeniyle sektöre ilişkin karamsar bir tablo ortaya koydu.

ABD’nin büyük otomobil üreticilerinden Ford, ekim ayı sonunda, alıcıların daha temkinli davranması nedeniyle 12 milyar dolarlık elektrikli araç yatırımını erteleyeceğini duyurdu. Şirket bilançosunda, ABD’li elektrikli araç alıcılarının “isteksiz olduğunu” bunun da elektrikli araç fiyatları ile karlılığını keskin bir şekilde baskıladığını belirtti.

GM de fiyatlandırmalarını korumak, kısa vadede talepteki yavaş büyümeye uyum sağlamak ve araçların üretimini daha ucuz ve karlı hale getirecek mühendislik verimliliği ile diğer iyileştirmeleri hayata geçirmek için Kuzey Amerika’daki elektrikli araç üretim hızını yavaşlatacağını açıkladı.

Tesla Üst Yöneticisi (CEO) Musk ise yüksek borçlanma maliyetlerinin önemli fiyat indirimlerine rağmen potansiyel müşterilerin elektrikli araç satın almasını engelleyeceğinden endişe duyduğunu ve Meksika’da kurulması planlanan yeni fabrikalarına ilişkin ekonominin netleşmesini bekleyeceklerini ifade etti.

Şarj altyapısı genişliyor

Elektrikli araç üretiminin yanı sıra şarj altyapısının gelişimi de elektrikli araç endüstrisinin ilerlemesinde önemli rol oynuyor.

Ülkede çoğu elektrikli araç sahibi şarj işlemlerini evlerinde yaparken, kamuya açık şarj istasyonları ABD genelinde önemli bölgelerde gittikçe daha yaygın hale geliyor.

ABD Enerji Bakanlığının verilerine göre, ülkede yaklaşık 62 binden fazla noktadaki kamu ve özel şarj istasyonunda 167 bini aşkın bağlantı noktası bulunuyor. California eyaleti 16 bini geçen istasyon sayısıyla ABD’de en fazla elektrikli araç şarj istasyonuna ev sahipliği yapıyor.

California’nın ardından istasyon sayısında öne çıkan eyaletler, yaklaşık 3 bin 800 adetle New York, 3 bin 400 adetle Florida ve 3 bin adetle Texas olarak sıralanıyor.

Şarj altyapısının gelişimi için elektrikli araç üreticileriyle anlaşmaya gidiliyor

ABD’de hükümetin elektrikli araç şarj ağının geliştirilmesine yönelik hedefi kapsamında elektrikli araç üreticileriyle de anlaşmaya gidiliyor.

Elektrikli araç şarj ağı için, 7,5 milyar dolarlık yatırımı içeren federal program kapsamında, Tesla, General Motors, EVgo, Pilot, Hertz ve bp’nin de bulunduğu şirketler, ağlarını gelecek iki yıl içinde halka açık binlerce şarj noktasıyla genişletmek için yeni taahhütler veriyor.

Bu çerçevede Tesla şarj ağının bir bölümünü Tesla olmayan elektrikli otomobillere açarken, 2024’ün sonuna kadar tüm araçlar için en az 7 bin 500 şarj cihazını kullanıma sunacak.

Hertz ve bp, şarj altyapısını Atlanta, Austin, Boston, Chicago, Denver, Houston, Miami, New York, Orlando, Phoenix, San Francisco ve Washington DC gibi büyük şehirler de dahil olmak üzere ABD’deki Hertz lokasyonlarına getirecek.

Pilot, General Motors ve EVgo’nun Amerikan kara yolları boyunca 2 bin şarj cihazından oluşan bir ağ oluşturmak için kurduğu ortaklık kapsamında, ülke çağında 500 civarında merkezden oluşan ağ kurulacak.

General Motors ile FLO ortaklığıyla 2026 yılına kadar tüm elektrikli otomobil sürücülerinin kullanımına sunulacak 40 bin şarj cihazı hayata geçirilecek.

Ford da Ocak 2024’e kadar şirketin 1920 bayisinde en az bir halka açık hızlı şarj cihazı kuracak.

Kanada ve Meksika’da da pazar büyüyor

Öte yandan tüm dünyada olduğu gibi Kuzey Amerika’da Kanada ve Meksika’da da elektrikli araçların pazar payı genişlemeye devam ediyor.

IEA verilerine göre, Kanada’da satılan elektrikli otomobil modelleri artarken, geçen yıl 100 bin civarında gerçekleştirilen elektrikli otomobil satışlarının toplam satışlardan aldığı pay yüzde 10’u buluyor. Ülkede 2022’den beri sıfır emisyonlu otobüslerin satın alınması için düşük veya sıfır faizli krediler sağlanıyor.

Kanada’da, 10 bin 500’den fazla noktadaki kamu ve özel şarj istasyonunda 26 bine yakın şarj bağlantı noktası bulunurken, Meksika’da ise 350’ye yakın elektrikli şarj istasyonu yer alıyor.

Tesla’nın üretim tesisi açmasıyla Meksika’nın elektrikli araç üretim merkezlerinden biri haline gelmesi bekleniyor ancak yeterli şarj istasyonunun olmaması nedeniyle ülkede elektrikli araçların kullanımındaki artış yavaş ilerliyor.

Meksika Otomobil Endüstrisi Birliği verilerine göre elektrikli araçlar, geçen yıl yurt içi otomobil satışlarının yüzde 0,5’ini oluşturuyor. Satışlara hibrit otomobiller dahil edildiğinde bu oran yüzde 5’e yaklaşıyor.

Yorumlar

Bir yanıt yazın